Opr. Dr. Semra Özer
Anne Bebek Dostu Doğum Savunucusu
1976 Ankara doğumluyum. Alman bir anne ve Artvinli bir babanın çocuğu olarak Ankara’da büyüdüm.
Ankara Üniversitesi Tıp Fakültesi’nden mezun oldum.
Ardından Almanya’ya yerleştim. Klinikum Lippe Detmold’da Kadın Hastalıkları Doğum Uzmanlık eğitimimi tamamladım.
Eşimle Türkiye’ye döndük ve Bursa İnegöl Devlet Hastanesi’nde mecburi hizmetimi yaptım. Ardından İnegöl Özel Medice Hastanesi’nde çalıştım.
Eşimin mecburi hizmeti için Düzce’ye taşınınca Akçakoca Devlet Hastanesi’ne geçtim ve orada Türkiye’nin ilk Devlet Hastanesi Suda Doğum Ünitesi’ni kurdum. Suda doğum işin görünür kısmıydı ama esas olarak aktif ve doğal doğum olması için çaba gösterdiğimiz bir doğum yardımı uygulayabilmemiz önemliydi. Buradaki çalışmalarım ile 2014 senesinde Yılın Doktorlarından biri olmakla ödüllendirildim.
2016 yılında İstanbul’a taşınınca Bahçelievler Devlet Hastanesinde Başhekim Yardımcısı olarak göreve başladım. Bahçelievler Devlet Hastanesi ve Esenler Doğumevinin Anne Dostu Hastane olmasında katkım bulundu. 2018 yılında Acıbadem Bahçelievler Tıp Merkezi’ne geçtim. 2022 yılında ise muayenehanemi açtım.
Almanya’da uzmanlık eğitimi yapmış olmam kaynaklı doğuma farklı bir bakış açım var. Türkiye’ye döndüğümden beri kadınların doğum yapma koşullarını düzeltmek ve anne bebek dostu olarak özetleyebileceğimiz doğuma yaklaşımı yaygınlaştırmak için çaba sarf ediyorum. Zamanında İnegöl Devlet Hastanesi’nde beraber görev yaptığım ebe ve doktor arkadaşlarım sonrasında orayı anne dostu hastane hale getirdiler. Akçakoca harika bir deneyimdi, doğuma hazırlık eğitimleri ve doğumlarına yardımcı olmak için orada bulunan ekibin varlığını bilmek gebeleri son derece motive etti. Doğum sonrası selfie çektirmek için doğurtmaktan vazgeçip doğurmak anlayışına bir senede ulaşabildik. Bahçelievlerde ise Doğum İçin El Ele Derneği ile birlikte gönüllü doulaların doğuma katılımına kadar birçok faaliyetimiz oldu.
Gebelikte ve doğumda kadının insan olarak ve kadın olarak haklarının korunması benim hep önceliğimdir. Ayrıca bebeğin de en sağlıklı şekilde doğma ve ne şekilde doğarsa doğsun saygı ile fizyolojik ihtiyaçlarının giderilmesi gerektiği konusunda çok hassasım. Hissiyat olarak elimden geleni yapmaya çalışırken İstanbul Doğum Akademisi’nde Doğuma Hazırlık Eğiticisi ve Doula Eğitimi aldım. Ardından Suda Doğum, Aktif Doğum ve Hypnobirthing eğitimleri aldım. Bu eğitimler ile sadece “bana öyle doğru geliyor” diyerek değil, bilimsel arka planına da hakim olarak hareket etmeye başladım. Yıllardır sosyal medyada gebelerin bilinçlenmesi ve doğumun negatif algısının değişmesi için aktif çaba sarf ediyorum. Bu web sitesinin de kuruluş amacı POZİTİF DOĞUMU desteklemektir. Ayrıca çeşitli videolar, çeviriler yaparak da değişik konulara elimden geldiğince değiniyorum. Habertürk Hayat’ta bir dönem haftalık olarak yazılar yazdım. Çeşitli toplantı ve kongrelerde de dilim döndüğünce doğumun fizyolojisine saygı konusunda bilgi ve tecrübelerimi aktarıyorum.
2012 yılında kendi ikinci gebeliğimde SSVD (Sezaryen Sonrası Vajinal Doğum) yapmayı düşündüğümde aldığım tepkiler ve yaşadıklarım nedeniyle SSVD özel ilgi alanım haline geldi. Uygun vaka seçimi ve uygun koşullarda yapılacak SSVD’lerin yaygınlaştırılmasının genel doğum hizmeti kalitesinin artırılmasında önemli rol alacağını ve %60’ı geçmiş olan sezaryen oranımızı düşürmenin tek yolu olduğunu düşünüyorum. Ayrıca her kadının ulaşabileceği bir mesafede bu doğum hakkında doğru bilgilendirilmeye ve uygun ise SSVD denemeye hakkı olduğunu düşünüyorum. Her gebenin vajinal doğum yapması gerektiğini düşünmüyorum ve doğal doğumcu da değilim. Ben bir tıp doktoru olarak tüm doğumların fizyolojisi korunarak spontan bir şekilde gerçekleşmesi için elimizden geleni yapmamız gerektiğini düşünüyorum. Bunun gerçekleşmesinin önünde bir engel ve gerçek bir risk olması durumunda ise GEREKEN müdahale GECİKMEDEN ve GEREKTİĞİ ŞEKİLDE yapılmalıdır. Bana göre doğuma tıbbi yardım bu şekilde olmalıdır, her icat edilmiş tıbbi prosedürü her gebeye uygulamakla değil… Ayrıca tıbbi koşullar aksini zorunlu kılmadıkça her gebenin dilediği ortamda ve dilediği şekilde doğum yapma hakkını da sonuna kadar savunuyorum.