Doğum Çeşitleri
Modern tıbbın sunduğu imkanlar ve doğum sürecinde sağlanan çeşitli destekler, anne adaylarına farklı doğum seçeneklerini değerlendirme fırsatı sunuyor. Doğumun nasıl gerçekleşeceği, anne ve bebeğin sağlığını doğrudan etkileyen önemli bir karardır. Bu nedenle anne adaylarının doğum çeşitleri hakkında doğru bilgiye sahibi olmaları büyük önem taşır. Günümüzde çoğu kişi gebeliklerinde hatta gebe olmadan bile önce nasıl doğum yapacağına karar vermeye çalışıyor. Aslında bu bir tercih meselesi değildir. Fakat herkes aynı bakış açısına sahip olmak zorunda değil. Eğer bir kadın normal doğumdan çok korkuyorsa ve asla normal doğum yapmak istemiyorsa buna da saygı göstermek gerekir. Her kadın istediği zaman, istediği yerde, istediği şekilde doğum yapabilme hakkına sahiptir. O zaman en yaygın olanlarından bazılarını kısaca açıklayalım.
Normal Doğum
Bir kadının bebeğini doğal olarak dünyaya getirdiği doğum şeklidir. Bütün doğum süreçlerinin en az müdahale ile yani doğal şekilde gerçekleştirildiği doğum türü olarak karşımıza Kadınların ne yaptıklarını bilmesi olgusuna dayanır. Vücudun doğal doğum mekanizmaları kullanılarak, bebeğin rahimden doğum kanalına ve ardından dışarıya geçişini sağlamak için doğal kasılmalar ve itme hareketleri ile gerçekleşir. Kadınlar kesinlikle teknik aletler, epiduraller ve korku olmadan bebek sahibi olma yetisine sahiptirler. Tarihsel olarak neredeyse bütün kadınlar çocuklarını bu şekilde dünyaya getirmişlerdir. Dünyanın birçok kısmında halen bu yolla doğum yapılmaktadır.
Aktif Doğum
Gebelik ve doğum sırasında kadınların fiziksel ve duygusal ihtiyaçlarını karşılamaya odaklanan bir doğum yaklaşımıdır. Bu yöntem, kadınların doğal doğum sürecini desteklemeyi amaçlar ve mümkün olduğunca tıbbi müdahaleleri en aza indirmeyi hedefler. Anne adaylarına daha fazla kontrol ve katılım imkanı sunar. Aktif doğumun temel unsurlarından biri, hareketin teşvik edilmesidir. Kadınlar doğum sırasında rahat pozisyonlar alabilir, yürüyebilir ve egzersiz yapabilir. Ayrıca, doğum sırasında nefes alma ve gevşeme teknikleri de aktif doğumun önemli bir parçasıdır. Bu teknikler sayesinde gebenin stresi azalır ve doğum süreci daha rahat bir şekilde geçer.
Suda Doğum
Suda doğum denince aklımız hala karışabiliyor, çünkü neyi kapsadığı tam olarak anlaşılmıyor. Aslında suda doğum ve suya doğum olarak bir ayrım yapmamız gerekiyor. Rahatlamak için kasılmaların olduğu süreci suyun içerisinde geçirmeye ‘’suda doğum’’ diyoruz. Bu süreç sonrasında bebeğin suyun içine doğmasına ise ‘’suya doğum’’ diyoruz. Doğum anına kadar olan süreçte suya girmek gerçekten çok faydalı ve bütün dünya tarafından öneriliyor. Annenin rahatlamasını sağlar ve doğum sancılarını hafifletmeye yardımcı olur. Aslında fizyolojik olarak insanların suya doğurması diye bir gerçek yok. Ama her kadın istediği şekilde doğum yapma hakkına sahiptir. Bu nedenle suda doğum ya da suya doğum imkanının sunulması benim için çok önemli!
Sezaryen Sonrası Vajinal Doğum
Bir kadının önceki bir gebelikte sezaryen ile doğum yapmasından sonra vajinal doğum yapma sürecidir. Geleneksel olarak bir kadın bir kez sezaryen doğum yaptıktan sonra diğer gebeliklerinde genellikle tekrar sezaryenle doğum yapması önerilirdi. Ama bunun artık yanlış olduğunu biliyoruz. Son yıllarda tıbbi araştırmalar ve gelişmeler, sezaryen sonrası vajinal doğumun mümkün ve güvenli olduğunu göstermiştir. Kanıta dayalı tıbba göre sezaryen sonrası vajinal doğum, uygun vaka seçimi şartıyla güvenlidir. Yani daha önce sezaryen olmuş bir gebede doğuma engel bir durum yoksa, rüptür ihtimalini arttıran ciddi bir faktör yoksa, aile istekli ve bilinçliyse, rüptür gelişip gelişmediğini takip edecek ve tespiti halinde sezaryene alabilecek doğum ortamları varsa SSVD yapılabilir.
Anne Bebek Dostu Sezaryen
Sezaryen doğum, bebeğin rahimden çıkarılması için yapılan cerrahi bir prosedürdür. Tıbbi ihtiyaçlardan dolayı ya da tercihleriniz doğrultusunda sezaryen doğum yapabilirsiniz. Ancak sezaryen doğumun da normal doğuma benzer bir şekilde gerçekleşebileceğini unutmayın. Anne bebek dostu sezaryen, ameliyatın doğal doğuma mümkün olduğunca benzemesini hedefleyen bir yaklaşımı ifade eder. Annenin ve bebeğin doğum sürecini daha insancıl ve anlamlı hale getirmeyi amaçlar. Anne ve bebeğin sağlığını riske atan özel bir durum yoksa doğumun kendiliğinden başlaması beklenir. Doğum sürecini tetikleyen hormonlar devreye girer ve anne doğum öncesindeki bütün değişimleri fark eder.